20 Şubat 2004

Kıbrıs sorununa çözüm bulunması yönünde başlatılan müzakerelerin ilk günü AB'nin genişlemeden sorumlu üyesi Günter Verheugen, KIBRIS Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Süleyman Ergüçlü'nün sorularını yanıtladı:

Soru: Bugün Kıbrıs için tarihi bir gün... Yıllarca süren bu sorunla ilgili olan konuşmaların sonuna gelindiği ve bir anlaşmaya yakın olduğumuz görülüyor... Siz, şu içerisinde bulunduğumuz günlerle ilgili ne gibi duygulara sahipsiniz?

Yanıt: Ben de sizin anlattığınıza benzer duygulara sahibim. Tarih kitaplarında şu günlerin, Kıbrıs sürüncemesinin sona erdiği yönünde günler olarak yer alacağına inanıyorum. Şu ana kadar, Kıbrıs sorununun çözümü yönünde bunun elde edilen en iyi fırsat olduğunu ve ilk kez bir çözüme bu kadar yakın olduğumuzu herkesin anlaması gerektiğini düşünüyorum. Şuna şiddetle inanıyorum ki, Kıbrıs'ın ortak olarak AB'ye girişi, hem Kıbrıslı Türk hem de Rumların yararınadır.

Soru: Türk tarafı, ulaşılacak herhangi bir anlaşmanın AB yasalarının bir parçası olması yönünde ısrar ediyor. Peki, AB bunu düzenleme konusunda hazırlandı mı?

Yanıt: Bu esas konu olacak. Ben şu anda varılacak bir anlaşmada bunun düzenleneceğini ve AB normları ve yasalarıyla bütünleşebilir tamamlanabilir hale getirileceğine dair söz vermiştim. Ben, burada herhangi bir sorun görmüyorum. Eğer söz konusu çözüm, AB'nin kurulduğu temel ilkelerle çatışırsa o zaman, bazı zorluklar çıkabilir. Bu temel ilkeleri de demokrasi, hukukun üstünlüğü ve insan hakları olarak sayabiliriz. Bu temel prensipler üzerinde eksersiz yaptığımız için bunların içinde yer alan bir çözümün koşullarının, bir çatışmaya yol açması bence çok zor. Çözümün koşulları, AB yasası haline gelecek.

Soru: AB, Kıbrıs'taki çözüm süreci bağlamında, teknik ve finans konularında sağladığı desteği ne dereceye kadar yayabilecek?

Yanıt: Biz zaten geçmişte de destek vermiştik ve şu anda desteğimizi artırıyoruz. Şu anda adada uzmanlarımız var. Bize tarafların bu konuyla ilgili sorularında çözüm bulmak için yardımcı olacaklar. Bugün (Dün) öğleden sonra yasama ve yönetim konularında Kıbrıslı Türkleri, AB üyeliğine hazırlamak konusunu Kıbrıs Türk tarafıyla tartışmalıyız. Kıbrıs Türk toplumunun, AB üyeliğinden yarar sağlaması yönünde hazırlanması ve maddi kaynaktan en iyi şekilde yararlanması, şu an için biraz zor olabilir. Para, şu anda bütçede hazır. Kıbrıslılar için 300 milyon euroyu önümüzdeki üç yıl içinde harcayabiliriz. Bununla kuzeydeki Kıbrıs Türk toplumu, ekonomik ve soysal açıdan AB standartlarını yakalamayı başarabilir. Bunun da ötesinde, uluslararası bir konferans hazırladık; çünkü sadece AB'nin finans ve çözüm konularında Kıbrıs'la ilgili tek başına sorumluluk alması olmaz. Bunun, uluslararası kamuoyunun güçlü olarak ilgisine girdiğine inanıyorum.

Soru: Türkiye -AB ilişkisi özellikle Kıbrıslı Türkler için çok önemli. Bu yılın aralık ayında, Türkiye'nin AB yolunda sağladığı ilerleme ile ilgili olarak karar verilecek. Türkiye, AB'ye giriş için görüşmelerin başlaması yönünde kesin bir tarih alabilecek mi?

Yanıt: Bu bir seçenek. Türkiye'nin, AB'nin şart koyduğu politik kriterleri yerine getirmesine bağlı. Bu süreçle ilgili olarak Türkiye'nin neye ihtiyacı olup olmadığı yönünde detaylı bir rapor hazırlayacağım. Birliğe giriş müzakereleri gecikme olmadan başlayacak. Öte yandan, Türkiye'nin birliğe giriş süreci ve Kıbrıs sorusuyla ilgili olarak ortada net bir politik bağ var. Ben her zaman adada bir çözümün, Türkiye'nin kendi isteği yönünde bunun ileriye götürücü bir fırsat olduğunu söyledim ki, bu görüş de şu anda AB'nin resmi pozisyonu. Bunu şöyle de söyleyebilirim; böyle bir karar Türkiye için gerekli; ancak yeterli değil. Buradaki soru, AB için gereken kriterleri Türkiye'nin yerine getirip getirmeyeceğidir. Yine de Türkiye'nin etkileyici bir gelişme gösterdiğini ve ülkenin doğru yolda ilerlediğini söylemekten mutluluk duymaktayım.

Soru: Dün akşam, Başbakan Mehmet Ali Talat'ın evinin önünde bomba patladı... Sayın Denktaş'ın açıklamasından, çözüm yanlısı olmayan bir grubun bunu yapabileceği yönünde kuşkusu olduğunu anlıyorum. Bu konu hakkında yorum yapmak ister misiniz?

Yanıt: Benim yakın arkadaşım Mehmet Ali ve onunla birlikte kimsenin yara almadan bu olaydan kurtulduğu için mutluyum. Buradaki herkesin ve uluslararası kamuoyunun şiddet olaylarına izin vermeyeceğini net olarak belirtmek isterim. Şahsen, bu eylemin uç gruplardan geldiğine ve bugün başlayan görüşmeleri baltalamaya çalıştığına hiç şüphem yok.