25 Ağustos 2001

 

Yeni strateji

 

   Kıbrıs sorunu, gündemimizin baş sırasında... Çok yakında birtakım gelişmeler olacak... Cumhurbaşkanı Denktaş, Avrupa Birliği’nin genişlemeden sorumlu üyesi Verheugen, arkasından da Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Kofi Annan ile görüşecek... Bu görüşmede ortaya çıkacak duruma göre, belki yeni bir görüşme süreci başlayacak... Yani hayati önemi haiz bir süreç yaşıyoruz...

   Bu sürece hazırlanmak ve izlenecek stratejiyi saptamak amacıyla, Türkiye Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı Faruk Loğoğlu başkanlığında bir heyet, Cumhurbaşkanı Denktaş ve KKTC yetkilileriyle görüşmek üzere KKTC’ye geldi... Heyet, Kıbrıs sorununu çok iyi bilen, Kıbrıs Türkü’nün hissiyatını yakından tanıyan, diplomatlardan oluşuyor...

   Bu heyetin KKTC’de yaptığı temaslar ve değerlendirmeler çok önemli... Çünkü bu çalışma sonucunda, önümüzdeki dönemde izlenecek strateji belirlenmiştir... Yani “Ankara” “Lefkoşa”ya gelmiştir ve ortak siyaset ortaya konulmuştur... Bu ortak siyaset, Cumhurbaşkanı Denktaş’ın fiilen yürüteceği uygulamanın bel kemiğini oluşturacaktır...

   Bu stratejinin içeriğinin kamuoyuna açıklanmasını tabii ki beklemiyoruz, ancak bu stratejinin, uzlaşma çabalarına katkı koyarken, gerek Türkiye’nin, gerekse Kıbrıs Türkleri’nin temel hak ve çıkarlarını koruyan bir yapıda olmasını bekliyoruz...

 

*****

 

   Bu strateji belirlenirken, eminiz bazı temel faktörler göz önünde bulundurulmuş ve Kıbrıs Türklerinin de, parçası olmaktan onur duydukları Türk milletinin çıkarları korunmuştur...

   Bir kere ilk hareket noktası, Kıbrıs davasının, sadece Kıbrıs Türklerinin değil, Türk milletinin davası olduğu gerçeği olmalıdır... Yani bu davada muhatap Türk milletidir, Denktaş ve Kıbrıs Türkleri de bu davayı cephede yürüten temsilcilerdir... Dolayısıyla bu sürecin her aşamasında Kıbrıs Türklerinin ve Türkiye’nin hakları, aynı düzeyde ve aynı heyecanla savunulmalıdır...

   Kıbrıs davası, kendi bütünlüğü içinde ele alınmalı, Türkiye’nin öteki sorunları veya ilişkileri ile ilişkilendirilmemelidir... Yani Türkiye’nin Ege’de sorunları var, Avrupa Birliği ile ilişkilerinde sorunları var, ekonomik zorlukları var, IMF ve Dünya Bankası ile ilişkileri var... Ama bu sorun ve ilişkilerin hiçbiri, belirlenen yeni stratejiyi etkilememeli... Kıbrıs sorunu, kendi bütünlüğü içinde, başka hiçbir konuyla ilişkilendirilmeden değerlendirilmeli ve strateji bu çerçevede yürütülmelidir...

   Cepheye gönderilecek olan Cumhurbaşkanı Denktaş’a silah verilmelidir... Bu silah, belirlenen müşterek siyasetin uygulanmasında, Türkiye’nin kayıtsız şartsız desteğidir... Bu silah, Türkiye’nin, Kıbrıs konusunda herhangi bir baskıya veya telkine kesinlikle açık olmadığının, çok açık ve net bir şekilde dünyaya duyurulmasıdır...

 

*****

 

   Cumhurbaşkanı Denktaş ve genelde Kıbrıs Türkleri, ta başından beri çok önemli bir zaafla yaşamışlardır... “Kıbrıs konusunda şu adımı atarsak acaba Türkiye’yi zora sokar mıyız?” endişesi, her zaman hepimizin şuur altında bulunmuştur... Önümüzdeki süreçte de bu endişenin, muhataplarımız tarafından istismar edilmesi söz konusudur... Eminiz Sayın Loğoğlu ve seçkin heyeti, Cumhurbaşkanı Denktaş’ı bu endişeden de arındıracak ve rahat hareket etmesini sağlayacak güvenceleri vermiştir...

 

Ana Sayfa