8 Kasım 2003
Ankara’dan gelen mesaj
Kıbrıs Türkü, her zaman, önemli bir konuyla karşı karşıya kaldığı zaman, gözünü Ankara’ya çevirmiş ve “Acaba Ankara ne düşünüyor?” diye bir mesaj almaya çalışmıştır... Bugün de böyledir... Kıbrıs Türkü hayati önemi olan bir dönüm noktasındadır ve Ankara’nın ne düşündüğünü bilmek istemektedir...
Ankara ne düşünüyor?... Bu soruya yanıt bulmak için, son bir buçuk ay içerisinde çeşitli yetkililerin basına yansıyan sözlerini bir araya getirmenin yararlı olabileceğini düşündüm... Bunlara şimdi topluca bir kez daha bakalım ve doğru okuyalım... O zaman, “Ankara ne düşünüyor?” sorusunun yanıtını net bir şekilde alacağız.
*****
Gül: Kıbrıs konusunun üzerine problemleri çözerek gidiyoruz
Abdullah Gül: Türkiye için büyük önem taşıyan Kıbrıs konusunda çalışma ve hazırlıklar yapıyoruz. Kıbrıs konusunda sıkıntılar var muhakkak. Asfalt bir yolda yürümüyoruz. Ama yolları gayet iyi bir şekilde döşeyerek, problemleri çözerek gidiyoruz. (1/8/2003)
Gül: Aralık seçimleri demokratik olmalı
Türkiye Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, KKTC’deki seçimlerin demokratik ve açık bir ortamda gerçekleşmesi gerektiğini vurguladı. Gül, “Bu konuda bir endişem yok. Endişesi olanlar için söylüyorum. Böyle olması lazımdır ve olacaktır diyorum” dedi.
Gül: Aralıkta Kıbrıs’ta seçim var. En başta Kıbrıs’taki seçimlerin çok demokratik ve açık seçimler olması lazım. Yani seçimler herhangi bir tenkide meydan vermeyecek kadar açık, dürüst olmalı. Bu çok önemli. Çünkü biz, “KKTC demokratik yapıda, ayrı bir ülkedir” diyoruz. Bunun ispatlanması lazım.
Aralık seçimlerinden önce çözüm yönünde adımların atılmasını beklemediğini belirten Gül, “Cumhurbaşkanı Denktaş bu söylediğinize alınmaz mı?” sorusuna, “Denktaş seçilmiş bir cumhurbaşkanı. Hükümet de halk tarafından seçilmiştir. Dolayısıyla görevlerinin sonuna dek halkı onlar temsil ediyor. İsterlerse BM ile onlar da oturabilir” cevabını verdi. (14/8/2003)
Orgeneral Başbuğ: Annan Planı revize edilebilir
Genelkurmay İkinci Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ, Kıbrıs’ta çözüm için Annan Planı’nın yeniden revize edilerek görüşülebileceğini söyledi. 30 Ağustos resepsiyonunda sorularımızı yanıtlayan Orgeneral Başbuğ, “Gelecek günlerde Annan Planı’nın yeniden revize edilerek görüşülmesi gündemde. Bakalım ne olacak” diye konuştu. (30/8/2003)
Gül: Denktaş, halkını arkasına almalı
TC Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdullah Gül’den, Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş’ın “Anadolu’yu arkama alıp mücadeleye başlarım” sözlerine çok anlamlı bir yanıt geldi: “Denktaş halkını arkasına almalı.” Avusturya’ya hareketinden önce Ankara Esenboğa Havaalanı’nda açıklamalar yapan TC Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdullah Gül, Kıbrıs Türk halkının soluğunu tutup merakla beklediği aralık seçimlerine de değindi. Gül, Cumhurbaşkanı Denktaş’ın seçimleri kaybetmesi durumunda Anadolu halkının desteğini arkasına alıp mücadeleye devam edeceği yönündeki açıklamalarının hatırlatılması üzerine “Anadolu halkı kendisinin ve Kıbrıs davasının arkasındadır. Sayın Denktaş Kıbrıs halkını arkasına almalı” dedi
KKTC’de aralık seçimlerine ilişkin bazı tereddütlerin dile getirildiği yönünde bir soru üzerine de Gül, KKTC’nin demokratik yapıda bir devlet olduğunun altını çizdi ve bu yapı içinde her şeyin şeffaf ve açıklık içinde yürütüldüğünü kaydetti. Gül, “Bu tip kaygılara hiç yer yok, seçimler daha önce nasıl dürüst ve açık biçimde olduysa bu sefer de öyle olacaktır, kimsenin seçimlere gölge düşürmeye hakkı yoktur” diye konuştu. (1/9/2003)
Erdoğan: Annan Planı’nı reddetmiyoruz
Türkiye Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan, Berlin’deki temasları çerçevesinde Kıbrıs sorunuyla ilgili soruları yanıtlarken, Yunanistan Başbakanı Simitis ile görüşmesi sırasında kendisine “Çözüleceğine inanmadığım bir konu için masaya oturmam” dediğine işaret ederek şöyle konuştu: “Şimdi Annan Planı gündemde, ancak bu plan Türk tarafına sorularak hazırlanmış bir plan değil. Biz her şeye rağmen planı reddetmiyoruz, bu çerçevede görüşebiliriz diyoruz. Ancak eksiklikleri ve hataları var, bu inkar edilemez.”
Başbakan Erdoğan, Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş’ın, sınır kapılarını açtığını ve serbest ticareti de başlattığını hatırlatarak, “Buna karşın adanın kuzeyinde alınan zeytine güneyde el konuluyor. Rum kesiminde, Türk kesiminde konaklayan Rumlara iki yıla kadar hapis cezası verilmesi bile gündeme getirildi. Bu kadar olumlu adıma Rum kesimi bu kadar olumsuz yaklaşırsa sorun çözülemez” diye konuştu. (3/9/2003)
Gül: Aralık seçimlerine müdahale edilmemeli
KKTC’de aralık seçimlerine yönelik süreç giderek daralırken, TC Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdullah Gül, seçimlere yönelik çok uyarıda bulunarak seçimlere müdahale edilmemesi gerektiğini söyledi. İtalya’daki temasları sırasında bu açıklamayı yapan Abdullah Gül, seçimlerin dürüst ve adil olacağını kaydetti. (6/9/2003)
Gül: Çözüm, seçimden sonra
KKTC’nin demokratik yapısıyla övündüğünü belirten Abdullah Gül, aralık seçimlerinden sonra, Kıbrıs’ta kalıcı bir çözüm için uğraşılacağını, Türk tarafının çözümden yana olduğunu vurguladı. Gül, bu nedenle çözümün tatmin edici bir sonuç vermesi gerektiğini vurguladı. Bakan Gül, “Kıbrıs’ın nüfusu 200 bin civarındadır. Dolayısıyla böyle bir toplulukta birbirine kırıcı davranmamak gerekir. Bütünlüğe önem verilmeli. Çok kırıcı siyasetin ülkeye nasıl zarar verdiğinin örneklerini yaşadık. Neticede Kıbrıs davasının herkesin davası olduğunu herkes bilmeli” diye konuştu. (9/9/2003)
Gül: Annan Planı temel alınacak
Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş’ın yeni bir plan hazırladıklarını açıklamasına karşın Dışişleri Bakanı Abdullah Gül’ün, AB büyükelçilerine, Kıbrıs konusunda BM Genel Sekreteri Kofi Annan’ın planının temel alınacağını açıkladığı belirtildi.
Ankara Hilton Oteli’nde düzenlediği “AB ve tanıtım” konulu basın toplantısının ardından Avrupa Birliği’ne üye ve aday ülkelerin büyükelçilerine verdiği öğle yemeğinde soruları da yanıtlayan Abdullah Gül, KKTC’deki seçimlerin adil şekilde yapılacağını, AB üyesi ülkeler isterlerse seçimlere gözlemci gönderebileceğini duyurdu.
TC Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, bir başka soru üzerine, Türkiye ile KKTC’nin kısa süre önce imzaladığı Gümrük Birliği Anlaşması’nın içi boş bir anlaşma olduğunu ve onay için kısa vadede TBMM’ye gelmeyeceğini açıkladı. (10/9/2003)