13 Eylül 2005

Umutsuzluğa gerek yok

Kıbrıs sorunu konusunda yaprak kımıldamıyor... Türkiye - AB ilişkileri kafa karıştırıyor... Güney Kıbrıs'tan umut kırıcı sesler yükseliyor, davranışlar sergileniyor... Ve tabii ki bütün bunlar bizdeki umutsuzluk tüccarlarına malzeme oluyor

Peki ama gerçekten umutsuz olmamız için neden var mı? Geriye dönüp baktığımızda, bugün dünden daha iyi durumda olduğumuzu görürüz... Ülkemizde bir büyük değişimi gerçekleştirdik ve demokrasiyi güçlendirdik... Dünyada saygın bir toplum haline geldik... Kıbrıs sorunu konusunda da umutsuzluğa gerek yok çünkü tüm göstergeler, 3 Ekim sonrasında dünya aktörlerinin harekete geçeceğine işaret ediyor... Türkiye - Avrupa Birliği ilişkilerinde ise şu günlerde aklıselim galebe çalıyor ve konu rayına oturuyor...

Bütün bunlara baktığımızda umutsuz olmamız için bir neden bulunmadığını, ancak gerek içte gerekse dışta çok çalışmaya devam etmemiz gerektiğini görürüz... Dışarıda çözüm irademizi vurgulamaya devam ederken, içeride de günlük hayatımızı rahatlatacak, refah seviyemizi yükseltecek tedbirleri almayı sürdürmeliyiz... Hükümet bu konularda birtakım adımlar atıyor... Belki hatalar da yapıyor... Doğruları desteklememiz, hataları eleştirmemiz lazım... Ama hepsinden önemlisi iyi niyetli olmamız lazım...

Ve unutmamamız lazım: Kıbrıs Türkü CTP'yi iktidara, ekonomi, tarım ve benzeri politikaları çok iyi olduğu için getirmedi... Bu konularda en ehil uzmanlar CTP'dedir diye de getirmedi... Ülkede yaşanan büyük değişimi gerçekleştirmesi, demokratikleşme ve sivilleşmeyi hayata geçirmesi için getirdi... Bu yolda da büyük mesafeler alındığı inkar edilemez bir gerçek...

Dolayısıyla umutsuzluğa kapılmamız için neden yok... Ama daha iyiyi daha güzeli aramayı sürdürmemiz için çok neden var... Kazanımlarımızın kıymetini bilelim ve yeni kazanımların peşinde koşalım...

Ana Sayfa