17 Nisan 2006
En son ne zaman ?
Ülkede ne kadar olumsuz konu varsa kafamıza takıyoruz... “Ne olacak bu memleketin hali?” gibi sorularla başlayan sohbetler yapıyoruz... Rum tarafına bakıyoruz, içimiz kararıyor... Ülkedeki sorunlara bakıyoruz, içimiz kararıyor... Kafamızı takıyoruz... Dikmen çöplüğü ne olacak?... Sosyal güvenlik reformu ne oldu?... Kamu yönetiminde reformdan ne haber?... Narenciyecinin ürünü ağaçta kalmış?... Gibi konulara kafamızı takıp kendimize eziyet ediyoruz... Ama hayat akıyor... Ve hayat kısa... Kaç yaşına kadar yaşadığınız önemli değil... Hayat kısa...
Yağmuralan (Vroyişa) köyünden tanıdığım Sultan aba ve Celal dayı artık bu soruların cevabını öğrenemeyecek... Neden mi?... Geçenlerde her ikisi de bir trafik kazasında hayatlarını kaybetti... Artık onlar için bu sorunların ve birçoğumuzun göremediği güzelliklerin anlamı yok... Allah rahmet eylesin...
Şimdi size, Cumhur Deliceırmak’ın deyimiyle “ey insanlar” diye hitap etmek istiyorum... Ey insanlar, ülkemizdeki güzellikleri en son ne zaman gördünüz?... Karpaz’daki özgür eşekleri en son ne zaman izlediniz?... Karpaz’da, Ay Filon’da gün batımını en son ne zaman gördünüz?...
Narenciye üreticilerinin sorunlarını biliyoruz, ama, rahmetli Cemalettin Ünlü’nün aşık olduğu portakal çiçeklerinin açtığının ve narenciye bahçelerinin gelin kıza dönüştüğünün farkında mısınız?... Yol boylarınca akasyaların açtığını en son ne zaman fark ettiniz?...
Bugünlerde yeşil adamızın gerçekten yeşil ada olduğunun ve bu güzelliğin sadece birkaç ay süreceğinin farkında mısınız?... Medoş lalelerini en son ne zaman yerinde, toprakta gördünüz?... Eski Lefkoşa sokaklarında en son ne zaman yürüdünüz?... En son ne zaman Büyük Han’da kahve içtiniz?... Bandabuliya’da, Cemal’in Nargile barında en son ne zaman Arda’yla beraber Sıla 4 şarkıları söylediniz?... En son ne zaman, gözleriniz yaşararak, Kamuran Aziz’in “ben Kıbrıs’ı bırakamam, gurbette yaşayamam” sözlerini mırıldandınız?...
En son ne zaman Fenerbahçe’li bir arkadaşınıza “Teknoloji’nin Türkçesi: Vestel” diye SMS mesajı attınız?... En son ne zaman eşinize, sevdiğinize, çocuğunuza veya arkadaşınıza, hiçbir sebep yokken “seni seviyorum” dediniz?... En son ne zaman köpeğinize sarıldınız?... En son ne zaman sevginizi ifade ettiniz?....
En son ne zaman Beşparmaklara baktığınızda “taş ocaklarının açtığı yaralara rağmen Beşparmaklar güzel” dediniz?...
En son ne zaman evinize girerken, kapının yanında yetişen yabani laleleri farkettiniz?... En son ne zaman hayatın küçük ve güzel ayrıntılarını farkettiniz?...
“Ey insanlar”... Hepimiz günlük olayların içinde boğuluyoruz... Kendimizi kurtaralım... Sahip olduğumuz güzelliklerin farkında olalım ve onlara sahip çıkalım...