7/8/2007
Cevap
Dünkü yazıma, başkanlık sistemi konusundaki yazıma, Tamer Garip’ten yanıt geldi… Aynen yayınlıyorum…
S. Ergüçlü: Son günlerde, nereden çıktığı belli olmayan bir “Başkanlık Sistemi” tartışması başladı...
T.Garip: Başkanlık sistemi tartışması tam olarak Uluslararası Kıbrıs Üniversitesi’nin 15 haftalık akademik çalışması olan Kuzey Kıbrıs Gelişim Platformu’ndan çıkmıştır. Panellere katılan konukların da şahit olduğu gibi pek çok panel sonucunda sistemin artık çalışmaz duruma geldiği anlaşılmıştır. 15 haftada dile getirilen tüm sektörlerin ortak sorunu sisteme takılı kalmak ve çözümleri gerçekleştirememektir. Bu nedenle aşılamayan sistem duvarlarını yıkmak, devlet kurumlarını koordineli halde çalışır duruma getirmek için köklü bir sistem değişikliğine gidilmesi fikrini doğurmuştur. Yani bu tartışmalar durduk yere gündem yaratmak amacı ile çıkmamış, ülkenin akademisyenlerinin, sendikacılarının, bürokratlarının, üst düzey yöneticilerinin katıldığı kayıt altına alınmış toplantılardan çıkmıştır.
S. Ergüçlü: Ama tartışma yanlış zamanda ve yanlış zeminde yapılıyor...
T.Garip: Kuzey Kıbrıs Gelişim Platformu 30 Mart 2007 tarihinde başlamış ve 9 Temmuz 2007 tarihinde sona ermiştir. Panellerden sistem değişikliğine gidilmesi sonucu çıkacağı bilinmediği için, Başkanlık sistemi tartışmaları için önceden bir zaman belirlenememiştir. Üniversiteler toplumun her kesiminden insanlar için tartışma platformu yaratabilecek en iyi zemindir. Ayrıca akademik çalışma yapmak için uygun zaman ve zemin tam olarak nedir?
S. Ergüçlü: Başkanlık sistemini destekleyenler, “mevcut sistem çöktü”, “devlet mekanizmaları laçka”, “reformlar yapılamıyor” gibi gerekçeler ortaya koyuyorlar...
T. Garip: Yukarıda saydığınız gerekçeler farklı sektörlerden ve farklı çevrelerden Panellere katılan konuşmacılar ve konuklar tarafından defalarca ortaya konulmuştur. Ve panellerden çıkan bu sonuçlar doğrultusunda yeni bir sistem arayışına gidilmesi fikri ortaya çıkmıştır.
S. Ergüçlü: Ama sormak lazım, “mevcut sistemi kim çalıştırmıyor?”, “Devlet mekanizmalarını çalıştırmayan veya çalıştıramayan kimler?”, “reformları yapmayan veya yapamayan veya engelleyen kimler?”... Kısacası bizim esas ihtiyacımız kafa yapımızı değiştirmek... Siyasi sistemimizi değil...
T. Garip: Mevcut sistemi çalıştıramayan, çalıştırmak istese de bürokratik engellere takılan, sonunda mecburen işlerini halletmek için istemediği yöntemlere başvuran rica minnet işlerini yaptırmaya çalışan ve yine sistemin bu çarkı sayesinde oy toplayan siyasiler ve halkımızdır. Kısacası sizin de söylediğiniz gibi kafaları değiştirmemiz lazım ancak bu çark böyle gitmeye devam ederse yeni neslin kafaları da aynı yöne doğru çalışıyor olacak. Hep beraber potansiyel fikirleri ve yeni neslin kafasını değiştirelim, bunu da sadece yürütmenin güçlendiği, bakanların ve başkanların konularında uzman olduğu gerçekten hak ettiği mevkilerde olduğu bir sistemle değiştirebiliriz. Buradan yola çıkarak Başkanlık sisteminin tartışılması fikri gündeme geldi tabi ki olumlu ve olumsuz yönleri üzerinde detaylı çalışmalar yapılmalıdır. Üniversitemiz de ekim ayından itibaren Başkanlık sistemi ve sistemin bir ada ülkesi olan KKTC’ye uyarlanma çalışmaları konunun uzmanları tarafından yapılacaktır. Tüm akademisyenler, politikacılar ve medya bu toplantılara davetli olacaktır. Sizleri de bu panellere katkı koymaya davet ederiz.
Tamer Garip
KUZEY KIBRIS GELİŞİM PLATFORMU KOORDİNATÖRÜ