9/8/2007

Akıl Yolu

  

Çevre örgütlerinin, Karpaz Milli Parkı’na elektrik götürülmesi projesinin ertelenmesi konusunda Mahkeme’den talep ettikleri ara emri konusundaki duruşma 22 Ağustos’a ertelendi… Belki de iyi oldu… Hükümete, durumu polissiz mahkemesiz, sulh yoluyla, uzlaşma yoluyla tatlıya bağlama fırsatı verilmiş oldu…

   Şimdi hükümetten, Başbakan’dan beklenen, “Mahkemeye gerek yok… Bakanlar Kurulu kararı doğrultusunda bölge için hazırlanacak olan çevre planının ortaya çıkmasına ve gerekli yasal düzenlemelerin yapılmasına kadar projeyi dondurduk… Elektriği, plan doğrultusunda, Anıtlar Yüksek Kurulu kararı doğrultusunda, ihtiyaçların çok net olarak ortaya çıkmasından sonra götüreceğiz” demesidir… Hükümet gerekli iradeyi ortaya koyarsa, bu düzenlemelerin 3-4 ay gibi kısa bir sürede tamamlanması mümkündür…

   Böyle bir adım, Sayın Ferdi Sabit Soyer başkanlığındaki hükümeti sadece yüceltir ve genelde siyasete duyulan güvensizliğin de ortadan kalkmasına katkı koyar…

 

***

 

   Tabiidir ki bu projenin ertelenmesi, Dipkarpaz köyünün ve köylülerinin sorunlarının da ertelenmesi demek değildir… Bu proje nedeniyle bir kez daha ortaya çıkmıştır ki Dipkarpaz köyüne ciddi bir ele atılmalı ve sorunlarına çözüm aranmalıdır…

   Yine bu arada, koruma altındaki kaçak ve çirkin yapıların üzerine gidilmeli ve gereken yapılmalıdır… Çünkü şu an bölgedeki çarpıklıkların elektrikle falan ilgisi yoktur…

 

***

 

   Gelelim Hektor’a… Hektor üzgün… Konunun neden bu kadar aceleye getirilmeye çalışıldığını anlayamıyor… Onun korkularının, bölge halkının umudu olması, Hektor’u korkutuyor… Proje’nin gerçekleşmesi halinde gelmesi muhtemel yatırımcılardan korkuyor… Bana son gönderdiği mesajda, “abi bunlar yarın bizim etimize sütümüze de göz dikerler…” gibi korku dolu bir ifade kullanmıştı…

   Dileyelim Başbakanımız ve hükümetimiz sulh yolunu, uzlaşma yolunu seçsin…

 

 

Not: Başkanlık sistemi konusundaki yazımdan sonra birçok mesaj ve telefon aldım… Kimileri görüşlerime katılıyor, kimileri katılmıyor… Konunun derinlemesine tartışılmaya ihtiyacı var… Ama doğru zemin ve zamanda… Bu nedenle, bu köşe, en azından bu aşamada, Başkanlık Sistemi’nin tartışıldığı bir platform olmayacak…

Ana Sayfa